Bir Şubat günündeyim.Karların yavaş yavaş erimekte olduğu ve benide yavaş yavaş eritmekte olduğu bir şubat günü.
Tam diyorum bir yıl önce bir şubat günü aniden çıkagelmiştin hayatıma , aniden ruhumu bedenimden ayırmıştın sessizce.
Cümlenin başındaki heyecan , paragrafın sonundaki acı gibiydi herşey.Sessiz ve derinlere işleyen.
Herşey zaten bir oyun değil miydi ? Varolanlar, varolmaya çalışanlar ve sen bir oyun değil miydi bunların hepsi.Gelişin gibi gidişinde olamış mıydı aniden,bir şubat günü ansızın gitmemişydin ? Bırakmamış mıydın
Beni şubat ateşinde yanarken. Ama ağlamamıştım yedirememiştim gözyaşlarını kendime.Dökülmemişti iki damla gözyaşı gözlerimden ama yüreğimin gözlerinde nehirler akmıştı
her an , her saniye isyanlar çekmişti Allah'a neden ben diye.
Biliyordum sende gidecektin tüm sevdiklerim , sevecek olduklarım gibi.Sen gitmesen bile azrail alıp götürecekti seni bende.Ne de olsa kıyamet günü* terketmişti beni sevdiklerim,
bir kıyamet günü* kalmıştım yapayalnız tek başıma.Tektim dünyada o kıyamet günü yaşamı 11 geçe ölüme 20 kala.Sende onlar gibiydin sende.Ansızın sevdirmiştin kendini ve ansızın kaybolmuştun ellerimden.
Onlar beni Ağustos soğuğunda dondurmayı başarırken sen beni yakabilmiştin şubat sıcağında tek başına.
Bir Ağustos günü.Saat 03.02*.Gökkubbenden yıldızlar dökülmeye başlamıştı bedenime.Nerden bilirdim çocuk yüreğimle sevdiklerimi tek bir gecede kaybedeceğimi ? Nerden
bilirdim yüreğimin bu kadar kırılgan olacağını ömrümce.Camdan bir kalp bırakmıştı Ağustosun 17'si bedenimde , almıştı sevdiklerimi benden hiç sormadan.Hiç bir zaman açmamıştım yüreğimi kimselere ve kimselere
dokundurmamıştım ruhumu kırılır diye. Ve Birgün sen geldin.Önce bedenime sonra ruhuma işleyiverdin.Ne kadar karşı koymak istesem de ne yapamadım , uzak tutamadım kendimden her dakika izin verdim daha çok
sahip olmana.Nerden bilirdim dokunduğun yeri tarumar edeceğini,nerden bilirdim beni bu kadar kırıp mahvedeceğini.Nerden bilirdim ruhumu yakacağını,kalbimini un ufak edeceğini.Sadece sevmiştim ben seni.Haketmemiştim
bu kadar şiddeti,acıyı,üzüntüyü,mahvoluşu.Söylesene neydi günahım benim ? Neydi O Ağustos gecesini bana yaşatma sebebin?
Biliyorum Hiç cevap vermeyeceksin bana , hep susacaksın bir lal gibi.Bakışlarınla gene bedenimi dağlayacak , her gördüğümde seni kahrolacağım içten içe.
Yine hayat O Ağustos gecesinin sabahı gibi.
Birinde Ailemi Kaybettim Birinde SENİ....
9 Temmuz 2011 Cumartesi
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)